Giriş yapÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için login olun

Paylaş
 

 [R] Canavarlar Zamanı

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Vilhelm Voltz
Almanya Sihir Bakanı Vekili, Kurtadam
Almanya Sihir Bakanı Vekili, Kurtadam
Vilhelm Voltz
Oyuncu : Yeşim.

[R] Canavarlar Zamanı Empty
MesajKonu: [R] Canavarlar Zamanı   [R] Canavarlar Zamanı EmptyPaz Ekim 06, 2013 1:51 pm

Canavarlar Zamanı

“Buradalar.” Odanın her köşesine yayılmış olan kan konusu beni rahatsız etmemişti, hayır, onların gözlerini görene dek bu kokuya katlanabilirdim. Dışarıda bekleyen yaratıkların şafak sökmeden önce kampa götürülmesi gerektiğini biliyordum ama hepsini birden araçlara vaktinde yerleştirmek imkânsızdı. Elimdeki listeye bakmaya gerek duymadan kapıya doğru ilerledim, bulunduğumuz depoyu aydınlatan loş ışıkta bile yanımdaki adamların yüzünü seçmekte zorlanmıyordum. Dışarı çıktığımızda, araçların yanındaki yaratıklara bakarak paltomun düğmelerini ilikledim. Sürümdeki kurtların onları boğazlamak istediklerini hissedebiliyordum, işimiz bittiğinde bunu yapmalarına izin verecektim. Şimdilik onları öldüremezlerdi, planlarımızı gerçekleştirip gayemize ulaşmayı başarana kadar. Almanya’daki tüm büyük sürüleri birleştirmeden önce planlarımızı gerçekleştirecek gücüm yoktu. Bana güvenmelerini sağlamak uzun sürmüştü, kaybedersek ya da başaramazsak olacaklardan korkuyorlardı ve korkmak için haklı sebepleri vardı. Onlara verdiğim vaatler gerçekti, ölümsüzlüğe ulaşmadan durmayacaktık. Üçüncü Reich büyüdükçe bizim gayemize ulaşma şansımız artıyordu. Savaşın çıkması en çok bize yarar sağlamıştı, SS subayları kimlikleri altında açtığımız toplama kamplarına Hitler’in düşmanlarını değil, kendi düşmanlarımızı yerleştirecektik. Denetlemelerden sıyrılmak işin en kolay kısmıydı, Naziler yeteri kadar kan döküldüğü sürece kamplarda ne olduğuyla ilgilenmiyordu. Kan, tıpkı ölümü bekleyen bu yaratıkların ihtiyaç duyduğu gibi sıcaktı. Yalnızca akıtılması ve harcanması gerekiyordu.

Son aracın yüklemesi de tamamlandığında, yanımda kalan dört kişiye gitmelerini söylemiştim. Genç bir öğrenci, hevesli bir adam, göründüğünden daha güçlü bir kadın ve sürüye uyum sağlamaya çalışan bir kız. Güvendiğim kişiler onlardı, savaş bittiğinde Almanya zafere ulaşamazsa onları yıkımdan ben kurtaracaktım. Arazinin terk edildiğinden emin olduğumda, vampir bilgilerinin bulunduğu evrakları yanıma alarak depodan ayrıldım. Kamplarda yapılan deneylerden sorumlu değildim, benim ilgilenmem gereken şey kampların güvenliği ve deneylerin gizliliğiydi. Vampirler bize istediğimizi verene dek kamplar kapatılmayacaktı, önümüze çıkacak her engel ortadan kaldırılmak zorundaydı. Birkaç gün sonra kamplardaki durumu kontrol etmek üzere deneylerle ilgilenen sürümdeki yeni kurdu ziyaret ettim. Kızın gözlerindeki ışık bana da cesaret veriyordu, ses tonundaki bilmiş ise kuşkularımı dağıtmıştı. “Annelerini çağırdılar mı?” Cevabını bildiğim bir soruyu sormuştum, kız onaylarcasına başını sallarken, bakışlarımı ondan ayırarak kampın sorgu için ayrılmış olan kısmına çevirdim bedenimi. Işık ve gümüş canlarını fazlasıyla yakıyordu, boşlukta yayılan çığlıkları beni tatmin etmişti. Onları daha sonra görecektim, deneylerle ilgilenen ekibi oyalamak yapmak istediğim en soy şeydi. “Düzenli olarak beni bilgilendireceksiniz. Aksi takdirde deneylerden sonuç alsanız bile bir yere varamazsınız.” Onları tehdit etmiyordum, kim olduğumu hatırlamaları için söylenmişti bu sözler. Bakanlıktaki görevlerime rağmen kamplarla ilgilenmekten asla vazgeçmedim, deneylerle birlikte tutulan günlükler arşivimi her geçen gün daha fazla genişletiyordu. Ölümsüzlüğün kaynağına ulaşamamıştık, yine de öğrendiklerimiz bütünüyle işe yaramaz sayılmazdı. Kamplardaki odalarda biriken vampirlere ne olacağı tartışıldığında, karşı çıkanlar olmasına aldırmadan kesin kararı verdim. Gerçek toplama kamplarındaki gibi imha edileceklerdi. Onların izlerini silmenin tek yolu buydu.

Kampları kapatma kararını almamız savaşın bitimiyle zorunlu hale geldi. Üçüncü Reich yıkılmıştı, Almanlar kaybetmişti ve bizim ardına gizlendiğimiz her şey ortadan kaldırılıyordu. Arşivimi yok ettiğimi söylesem de dosyaları yakmadım, onları bakanlık binasında kimsenin ulaşamayacağı bir yerde mühürledim. Deneylerde yer alan birkaç bakanlık görevlisi dışında kimsenin onlara ulaşmasına izin vermedim, kamplar kurulduğu kadar çabuk silinmişti kayıtlardan. Sihir dünyası dışına sızmadı bilgiler, kamplardan kurtulan vampirler aniden ortadan kaybolduğunda, yaratık avcılarının deneyimlerine güvenmem gerekti. Bazıları yaptığımız şeyi katliam olarak anıyordu, bazılarıysa haklı buluyordu. Nazilerin davasından daha önemliydi bizimki, belki de tarihimizde ilk defa sınırlarımızın dışına çıkmıştık. Vampirlerin lanetinin sınırlarını biliyorduk artık, onlara zarar verebilir ve varlıklarını unutturabilirdik. Savaşın üzerinden beş yıl geçmişti, diğer ülkelerdeki sürülerle bağımızı koparmıştık ama Almanya’da, burada bütün sürüler iletişim halindeydi. Toplama kampları bir daha açılmadı, kurtların uyanışına öncülük etmemin bana sağladığı yararsa Bakanlıkta yükselişim oldu. Almanya Sihir Bakanını öldürenler tarafından Vekil olarak seçildim, bundan sonra ne yapmam gerektiğini biliyorum. Vampirler intikam alacaklar ve yeniden birleşmezsek onlara karşı koyma şansını yitireceğiz, sonsuza kadar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

[R] Canavarlar Zamanı

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Revalescent :: r e v a l e s c e n t :: commentum; kurgu :: y a n k u r g u-